Çekiliş Yapıyorum English Home' dan Hediyem Var ♥

Salı, Ağustos 27, 2013


Evet ilk defa çekiliş yapıyorum, evet heyecanlıyım ☺ Aslında uzun zaman önce yapmak istedim, hediyelerim de ne zamandır hazırda bekliyordu. Ancak tatil, tatil dönüşü iş güç derken ancak fotoğrafladım. Aklımda 100 izleyici olunca yapmak vardı, yapamadım, 200 oldu yine fırsat olmadı, bir yılım da doldu, eee yeter artık özel bir gün beklemeye gerek yok dedim işe giriştim. Sizin için seçtiğim hediyelerim English Home'dan. Bloglardan takip ettiğim kadarıyla buranın cici ürünlerini sevmeyen yok. Çoğunluğun beğeneceği ve kullanacağı şeyler olsun istedim. Benim beğendiklerim işte burada:


İki kişilik amerikan servis takımı, önü pembe çiçekli, arkası pempe pötikareli:


Yine çiçekli ve kareli tutacak:


Servisimizle takım iki adet ahşap pembe çiçekli peçete halkası:


ve bir de kareli peçete, peçete halkalarını boş göndermeyeyim diye:


İşte sizin için beğenip aldıklarım böyle. Yapacağım çekilişle sizden birine benden hatıra olarak gidecek inşallah. Kargosu elbette ki bana ait. Şartları ise diğer çekilişlerden farklı değil, 
ilk olarak blogu takibe almanız, blogunuzda en üstteki foto ile duyurmanız, Blogu olmayanlar duyuruyu Facebook ve instagramdan yapabilir.
Diğer şartlar ise Bloglovin için buradan takibe almanız, 
instagram da buradan takibe almanız şeklinde. Her paylaşım +1 hak olacaktır.
Son olarak bu yazının altına mail adresinizle beraber şartları yerine getirdiğinizi belirtir bir yorum ve linkleri bırakırsanız bu iş tamamdır. Böylelikle yeni arkadaşlar, yeni bloggerlar tanımayı, onlara da kendi blogumu tanıtmayı istiyorum. Katılım için son gün 10 Eylül olsun çok da uzatmayalım. Katılımınızı ve sonucu heyecanla bekliyorum ☺








Hafta Sonu Dediğin...

Pazartesi, Ağustos 26, 2013

Hafta sonu dediğin nedir ki? Cumartesi çalışıyorsan topu topu bir gün, yani 24 saat. Onun da 8 saati uyku desen kalır 16 saat. İşte gelsin diye iple çektiğim hafta sonu tatili bundan ibaret. Ancak moral bozmak yok. Güzeeeelll bir kahvaltıdan sonra biraz hava alalım, biraz dolaşalım, yazın son günlerini iyi değerlendirelim. Şortlara, sandaletlere elveda demeden önce giyebildiğimiz kadar giyelim. Şort - bluz- çanta hepsi Mango.


Bu arada Tunalı'nın sonunda Lo&Loud diye bir yer var. Daha önce kışın gitmişliğim var yazın hiç gitmedim. Geçerken önünde anormal bir kalabalık vardı. Dondurma standının önü kuyruk, kapış kapış satılıyordu. Serhan bana almak istedi önce istemedim. Ben sadece çikolatalı kornet ve twister yiyorum çünkü. Sonra hadi bi deneyelim dedim.


Çok çeşit vardı, upuzun da bir sıra...





Sonunda bir top nutellalı, bir top yeşil limonlu aldık. O nasıl güzel bir dondurmaymış öyle. İşte benim külahım:


Biz yeni keşfettik. Nerdeyse dönüp bir daha alacaktık. Tavsiye ediyorum yani. O yüzden bir iki fotoğraf çektim sizler için, yani Ankara'da olanlarınız için ☺


Kahve-Pembe-Krem Maxi Elbise

Pazar, Ağustos 25, 2013

Her ne kadar kabul etmek istemesemde yaz bitiyor. Bir aya kadar serinlemeye, sonrasında üşütmeye başlayacak havalar. Henüz 30 dereceleri yaşarken yazlıklarımın tadını çıkarmak istiyorum. Bu elbisemi İstanbul dan almıştım yıllar önce. Farklı bir rengini de Elçin almıştı. Kahve pembe ve krem üçlüsünü bu elbiseyle sevdim. Ayakkabılarım İnci, çantam Bangkok hatırası...


Belki bu sene yaz geç geldiği gibi geç gider ne dersiniz olmaz mı, olur ☺


Hepinize güzel, mutlu, huzurlu pazarlar diliyorummm ☺


Börülce Sevenler??.

Cumartesi, Ağustos 24, 2013

Taze fasulyeden daha çok sevdiğim ama senede bir iki defa o da yazlıkta yiyebildiğim börülcemle karşınızdayım. Ankara' da bir türlü mevsimini yakalayamıyorum. Birkaç defa aldım onlarda kalın kabuklu kılçıklı filan çıktı, sinir oldum. O yüzden annemlere gidince ilk iş pazardan alır yaparım. Yapılışı taze fasulye ile aynı. Onun da tarifi burada buyurun. 


Afiyet olsun...



Tatilden Son Kareler

Cuma, Ağustos 23, 2013
Bitip giden tatilin arkasından yaz yaz bitiremedim desem yeridir. İnstagramda bazılarını paylaşmıştım orda beni eebrubayrak olarak bulabilirsiniz. İşte o anlardan ortaya karışık bir şeyler.


Balkonda biz.

Ayrılmaz parçam fotoğraf makinem...


Güzelçamlı pazarının gereksiz pahalı kumaşları...


Serhan kara kalemle beni çizdi. Topuzuma ve alt dudağıma dikkat! Dahi ressam keşfedilmeyi bekliyor ☺


Salıncakta sallananlar...


Odamıza sinsice giren ve sinek ilacı sıkmak suretiyle öldürülen akrep!!!


Çarşı pazar...


Bahçede muz ağacı...


Serhan'ın frizbi ile yakaladığı balık. Biraz küçük ama olsun ☺


Mavi şortlular ailesi


Annem...


Aydın' ın inciri...


Zeytincide yaramazlık yapan çocuk ☺


Ve bu tatil de böyle geçip gitti. Allah'a şükürler olsun her anı için...









Söke Ağaçlı Köyü

Perşembe, Ağustos 22, 2013

Her sene Güzelçamlı'dan, yazlıktan dönerken Söke-Ağaçlı köyüne uğrayıp zeytin ve zeytin yağı alırız. Bilenler zaten bilir, bilmeyenler için yazmak istedim. O kadar lezzetli bir zeytin ki, bunu yedikten sonra markette satılan ve yiyenin ağzını kömür gibi boyayan zeytinleri yemeyi canımız istemiyor. Zaten doğal zeytin çekirdeği de öyle simsiyah olmazmış kapkara boyası da çıkmazmış. O taraflara giderseniz Söke ilçesine bağlı Ağaçlı Köyüne mutlaka uğrayın. O nefis zeytinden ve zeytin yağından alın. Çok zeytinci var oralarda ama bizim aldığımız yer burası.


Tertemiz bir yer. Erkenden gelmiş dükkanın içini dışını mis gibi temizlemişler. O da yetmemiş taze çay demlemişlerdi, alışveriş sonrası isterseniz bahçede oturup içebilirsiniz dediler, ama yol uzundu o yüzden kalmadık devam ettik.


Zeytinyağını normal şişede de satıyorlar, aşağıdaki gibi özel cam şişe ve teneke kutuya koyarak hediyelik olarak da satıyorlar. Bence çok hoş bir hediye, bana gelse çok sevinirim :)



Bunlar da eve almak için.


Ve tabii zeytin...yediğim en güzel zeytin işte bu.


İçerde küçük bir imalathane var, çalışanlar iş başında.


Son olarak doğal zeytinyağı sabunu aldık. Onu ayrıca yazacağım. 


 İşte Ağaçlı Köyünün güzel zeytin ürünleri böyle. Aklınızın bir kenarında kalsın, ne olur ne olmaz belki bir gün yolunuz düşer.





Tatil Sofraları, Yemekler, Kaloriler...

Çarşamba, Ağustos 21, 2013
Hani hep derler ya yediğin içtiğin senin olsun gezdiğini gördüğünü anlat diye. Ben hepsini yapmak istiyorum. Şimdi yediklerimle karşınızdayım. Hepsini ben yemedim tabi ancak hatırı sayılır bir kısmını tükettim. Yüzerek kilo vermeyi bırak, aynı şekilde döndüğüm için dua eder oldum. Yazlıkta en güzel şey ne deseler kahvaltı derim. Bu sofradan yemeden nasıl kalkılır diye de sorarım. Organik domates biber, zeytin desen öyle, reçel ev yapımı miss...


Kendime hemen bir tabak hazırlarım...


Başka bir gün peynirli kızarmış ekmek.



Sucuklu yumurtaaa...


Benim elimden menemen, Serhan için özel :)


Annemin üşenmeden her sabah kızarttığı patates...


 İşte böyle kahvaltı sofralarında gel de yeme. Tabi iş kahvaltıyla bitmiyor. Yediğim midye dolmaları sormayın. Ankara da yenmiyor midye dolma, bayat oluyor. Zaten tadı da kötü. Mecbur kalırsam belki birkaç tane, yoksa yemem. O yüzden tatilde yiyebildiğim kadar yedim.

Bir de Kuşadası' nda favori yerimiz Tuki var. Burası Çarşaflı adını verdiği, üzerine sıcak eritilmiş kaşarla kaplanmış sosisli sıcak sandviçi ve Tuki özel burgerleriyle ünlü. 


İşte Tuki Gurme Burger. İçinde yumurta olan Eggcheese diye satılıyor.


İçinde 90 gr dana etinden hamburger köftesi var ve ölümüne lezzetli. 


Yani Kuşadasına gidip hamburger yemek için Mc miş Burger mış filan sakın haa. Tuki diyorum, başka birşey demiyorum ☺

Hmm bir de Güzelçamlı'da bir pidecimiz var orayı da ısrarla öneriyorum. Burası ufacık bir yer tabelası eski zamanlardan kalma gibi. Küçük bir yer.


Ama pideleri harika. Aşağıdakilerin hepsinin tadı ayrı güzel. Sırayla kuşbaşı kaşarlı, kaşarlı yumurtalı, sade kuşbaşılı ve kıymalı yumurtalı pideyi görüyorsunuz. Benim favorim ise kıymalı yumurtalı.


Benim tadı damağımda kalanlar bunlar. Sizinle de paylaşmak istedim. Umarım bir gün oralarda bir yerde olursanız bu yazı aklınıza gelir ☺









Blogger tarafından desteklenmektedir.