oteller etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
oteller etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Taş ve Ahşabın Uyumu: Old Town Stone House

Pazartesi, Mayıs 15, 2017
Kapadokya seyahatimizin bir diğer durağı da Old Town Stone House oldu. Burası Göreme' de, dokuz odalı, taş ve ahşabın sıcacık bir şekilde birleştiği minik bir butik otel. Booking puanı 9.6 olan bu otelden memnun ayrılmayan pek olmuyor bu puandan anladığım kadarıyla. Biz de gayet memnun ayrıldık, iyi ki bu oteli keşfettik dedik ve zaman kaybetmeden blogda paylaşmaya karar verdim. Göreme' nin yokuşlu bir sokağında bulunan bu otantik oteli tanımaya başlayalım mı ne dersiniz?



Girer girmez sanki bir otele değil de bir tanıdığın evine misafirliğe gitmişsiniz havası veren Old Town Stone House' da dekorasyon gerçekten çok başarılı. 

foto: agoda.com

Resepsiyona kafasını sokmuş bu ahşap heykele bayıldık :) Çok esprili geldi bize...

foto: agoda.com

Otelin en hoş tarafı gerçek ahşap mobilyalar ve ahşap objeler. Taş odaların soğukluğu gerçek ahşabın sıcaklığı ile çok güzel bütünleşmiş. Tahta oyma el işçiliği ile yapılmış mobilyaların her biri ayrı güzel. Terasında aşağıda gördüğünüz ahşap şezlonglara uzanıp balonları izleyebilir, sessiz sakin manzaraya bakarak birşeyler içebilirsiniz.


Gündüz ayrı gece ışıklarla ayrı bir güzel görünen bu şirin otelde gerçekten huzurlu bir hava vardı.  Minik lobideki kitaplıktan gözümü alamadım desem yeridir. Çok seviyorum böyle orjinal ahşap tasarımları.



Odamız ise bir evin yatak odası gibi sıcak geldi bize. Baş ucumuzdaki ananas şeklindeki ahşap lamba odadaki favorim oldu. Bulsam anında alacağım bu lambadan o derece sevdim :)




Bir diğer dikkatimizi çeken detay rustiklerin üstündeki ahşap süsler oldu. Geniş odada bir de ahşap sedir vardı. Kaldığım otellerle ilgili yazılarımda detaylı fotoğraflar çekip, bol fotoğraf koymayı seviyorum. Çünkü internetten araştırırken bu tip gezi ve konaklama yazıları çok faydalı oluyor.




Otelin kendi gibi ufacık bir yemek salonu var. Orası da yine her taraf gibi gerçek ahşap masa sandalyelerle dekore edilmiş.


Kahvaltı gayet çeşitli. Beş altı çeşit kızartma, çeşit çeşit peynirler, ev yapımı reçeller ve kuru meyveler, sıcak gözleme, kek ve kurabiyelerle hazırlanmış büfe beklediğimizden çok daha güzeldi. Her şey taze ve lezzetliydi. Öykütoş patates kızartmalarını silip süpürdü :)



 Otelin bir diğer odasının fotoğrafını da ekleyeyim bu da bizimki gibi geniş olmayan daha küçük bir oda. Ancak yatağın güzelliği ve yatak örtülerinin mor rengi beni benden aldı...


Old Town Stone House minicik, sıcacık ve kendinizi gerçekten "evde" hissedeceğiniz tam bir aile oteli. Kapadokya seyahat planınız varsa, Göreme' de kalabileceğiniz bu minik butik otel aklınızda bulunsun. Eminim gidip kalanlar da bizim gibi seveceklerdir.




Museum Hotel: "UNIQUE"

Perşembe, Mayıs 11, 2017
 Kapadokya gezisi bu seneki seyahat planımızda vardı. Yıllar önce gidip gezdiğim ve keşfetmeye doyamadığım bu nefis şehri bir de ailece gezmek istedik. Seyahat blogu olmak sürekli gezmeyi gerektiriyor malum. Aylar önce web sayfasındaki fotoğraflarından görüp hayran olduğumuz Museum Hotel' i çok merak ediyorduk... Tabi hemen gidilecekler listemize ekledik ve çok şükür fazla beklemeye gerek kalmadan bu benzersiz otelle tanıştık. 


Museum Hotel' de geçirdiğimiz günler için "konaklama" demek çok büyük haksızlık olur. Zira yurt içi, yurt dışı pek çok otel görmemize rağmen Museum Hotel'de kelimenin tam anlamıyla "eşsiz bir deneyim" yaşadık. Çok başka, çok tarz, çok butik ve kesinlikle çok otantik... Museum Hotel adı üzerinde bir "müze otel" ve devlete kayıtlı yüzlerce yıllık pek çok antika, otelin odalarında ve genel alanlarda sergileniyor. Kapısından girdiğimiz anda gördüğümüz avize 300 yıllık mesela...


Ve ilk andan itibaren hangi yana bakacağımızı, neyin fotoğrafını çekeceğimizi şaşırdık diyebilirim. Butik otel sıfatını tam anlamıyla hak eden Museum Hotel 30 odalı, her bir odası farklı dizayn edilmiş ve hepsinin ayrı bir hikayesi var. Biz Taşköşk' de kaldık. Bu daire, girişte bir oturma odası, yatak odası, giyinme kısmı, masaj odası ve banyodan oluşuyor. İlk dikkatimizi çeken nefis Kapadokya manzarası oldu. Ertesi sabah erkenden kalkıp rengarenk balonlarla dolu vadi manzarasını izledik, inanılmazdı...



Otelin odalarından ve manzarasından sonra en çarpıcı kısmı ise sanırım havuzu. Doğal taşlarla döşenmiş turkuaz renkli bu havuz 30 derece ısıtmalı ve dışarda hava serin olsa bile havuza girmek mümkün. Yüzerken yine büyülü Kapadokya manzarası...


Gelelim kaldığımız odaya, yani daireye, daha doğrusu Taşköşk' e... Odaya ilk girdiğimiz anda pek çok antikayla dekore edilmiş olduğunu gördük ve incelemeye başladık. Taş kemerli yatak odası kısmı, sedirler, beyaz işli kaneviçeli örtüler, asırlık siniler bakraçlar, saten yorganlı yatak ilk dikkatimizi çekenler oldu....


Her bir detay öyle titizlikle düşünülmüştü ki, değil bir otel odası gördüğüm çoğu evde bile böyle sıcak bir dekorasyon yoktu.




Odanın ikinci kısmı olan masaj odası ise mumluklar ve etnik süslemelerle bezenmiş çok rahatlatıcı bir ortam yaratılmıştı. Banyoya gelince jakuzi ve Kapadokya manzarası bizi karşıladı. Bu keyfi elbette ki kaçırmadık :) Diğer odaları buradan görebilirsiniz.



Museum Hotel'de daha önce hiç görmediğim bir şey daha gördüm; şarap akan musluk :) Odalardan birinde şarap akan musluktan şarap denedim. Bu da değişik bir tecrübe oldu. Otelin kendi üretimi kırmızı ve beyaz şarapları çok kaliteli ve benim gibi ekşi şarap sevmeyenlerin damak tadına çok uygun.


Genel alanlarda ise yine her bir köşede bir antika veya şık bir detay bizi bekliyordu. Bol bol fotoğraf çektik ancak kesinlikle ortamın güzelliğini gösterebilmek için yeterli değil, emin olabilirsiniz. 






Bahçede tavus kuşları, güvercinler ve Öykütoş' un sevgilisi olan bu kaplumbağa ailesi de bize arkadaş oldular kaldığımız süre boyunca. Özellikle sağdaki bebek kaplumbağa elinden düşmedi. Hala açıp açıp kaplumbağaların videolarını izliyor telefondan :)


Açık büfe kahvaltıda kullanılan ürünlerin hepsi yerinden özel getiriliyor. Mesela pastırma Kayseri' den geliyor, sucuk özel imalat... Otelin kendine ait arazisi ve ve orada da organik tarım yapıyorlar.




Akşam yemeği için de otelin restaurantı olan Lil'a Restaurant'ı tercih ettik. Ortam çok loş ve romantikti. Uzun bir aradan sonra mum ışığında yemek güzeldi. Neyse ki Öykü' de uslu durarak bu romantik ortama eşlik etti, çok hoş bir akşam yemeği oldu. 




Kapadokya eşi benzeri olmayan bir coğrafya, hala görmeyen varsa lütfen ilk fırsatta gitsin ve kendi ülkemizdeki bu eşsiz güzelliği görsün, gezsin, yaşasın. Museum Hotel ise Kapadokya' nın eşsiz doğasına yakışır eşsiz bir otel. Otel sahiplerinin vizyonuna hayran kalmamak mümkün değil. Buradan tekrar kendilerini tebrik etmek istiyorum böylesi bir yatırımı yaptıkları için. Bu otelin ödülleri ise saymakla bitmiyor. Ancak en önemlisi sanırım Türkiye' nin tek Relais&Chateaux oteli olması. Relais&Chateaux nedir derseniz, otellerin hizmet ve kalite seviyesini belirleyen bir oluşum. Böylesi önemli bir kuruluşun Türkiye' de sadece Museum Hotel' i seçmiş olması sanırım buranın neden bu kadar özel olduğunu anlatmaya yardım eder. Bu başarıda personelin oldukça nazik ve güler yüzlü olmasının da payı büyük bence...

Son söz olarak; biz çok sevdik, çok rahat ettik, bu "özel" otelde kendimizi çok "özel" hissettik, ayrılmak istemedik sizlere de tavsiye ederim. 
Sevgilerimle :)




Adana Yükselhan Otel

Pazartesi, Nisan 24, 2017
Portakal çiçeği festivali için Nisan ayında gittiğimiz Adana' da konaklamamızı Yükselhan Otel' de yaptık. Adnana'da portakal çiçeği festivali yazıma buradan Booking.com faaliyetine son vermeden hemen önce eşimin yaptığı araştırmadan sonra seçtiğimiz Yükselhan Otel üç yıldızlı ancak yıldızından daha fazlasını veren bir otel oldu bizim için. En önemli yanı merkezi konumu, festival alanına 10 dakikadan daha kısa bir yürüme mesafesinde olması ve uygun fiyatıydı bizim için. Booking deki olumlu yorumlarda elbette kararımızı etkiledi. 


Yenilenmiş otelin odaları gayet hoş döşenmişti. Bebek yatağı otelde yoktu, o yüzden üçümüz aynı yatakta uyuduk. Ancak tabii ki bebek yatağı olsa çok daha iyi olurdu. 


Odalarla ilgili tek eleştirim sigara içilmeyen kattaki oda da bile sigara içilmiş olması ki bu da otelin suçu değil sanırım. 


Kahvaltı salonu aşağıda gördüğünüz gibi. Kahvaltı çeşidi gayet yeterli ve lezzetli. Burada sabahları çıkan mercimek çorbasına bayıldık. Öyle lezzetli bir çorba ki hiç adetim değildir sabahları çorba, ama burada içtim, hem de acı acı :) 



Otelin temizliği, odaların rahatlığı, havalandırma, kahvaltı ve konum hepsinden memnun kaldık. Fiyat/performans karşılaştırması yapıldığında bekleneni veren bir otel. Personel ilgili ve güleryüzlü idi. İlk yerleştiğimiz odanın sigara koktuğunu ilettiğimiz an hemen odamızı değiştirdiler. Adana' da konaklamanız gerekir de merkezi ve ekonomik bir otel ararsanız Yükselhan Otel aklınızda bulunsun.

Sevgilerimle...






Limak Chiva SPA

Salı, Nisan 18, 2017
Bazen insan günlük hayatın karmaşasından öyle bir yoruluyor ki rahatlamak, yenilenmek ve kendiyle baş başa kalmak istiyor. Benim için bunun anlamı SPA oluyor... Huzurlu, güvenli ve temiz bir ortamda hamam, sauna ve masaj üçlüsü üstümdeki tüm stresi ve yükü alıp, yeniden doğmuş gibi hissettiyor. Özellikle masaj işin ehli biri tarafından yapılırsa yorgun ve gergin uzandığınız masaj koltuğundan fişek gibi kalkıyorsunuz desem abartmış olmam. Bu yazımda Ankara' da yaşayanlar için harika bir SPA merkezi tavsiyem var. Arkadaşlarımla beraber gittim, bizzat denedim ve öyle memnun kaldım ki bu harika deneyimi hemen sizinle paylaşmaya karar verdim. Gaziosmanpaşa'da bulunan Limak Ambassador Hotel bünyesindeki Limak Chiva SPA, hamam, sauna ve masaj sevenler için çok doğru bir alternatif.


O gün SPA müdürü sevgili Berrak Hanım bizimle çok ilgilendi,  güleryüzü ve nezaketi için kendisine tekrar teşekkür ederim. Gelelim Chiva SPA da neler olduğuna...


Türk hamamı ve hamam ritüelini sevmeyen var mı bilmiyorum ama ben seven taraftanım. Sıcacık taşlarda, kurnadan gelen sıcak suyun rahatlatıcı etkisiyle tüm sıkıntım uçup gider adeta... Limak Chiva'nın Türk hamamı bir küçük bir büyük iki tane karşılıklı hamamdan ve bir dinlenme salonundan oluşuyor. Hamam klasik olarak bir hamam nasılsa öyle. Temizliği ve mis gibi kokusuyla hamamdan çıkmak istemedim o gün.



Hamam öncesi saunaya da girebilirsiniz. Şimdi gelelim işin en güzel kısmı masaja... Chiva SPA da dokuz çeşit masaj var. Thai masajı, Bali masajı ve ayak masajının da içinde bulunduğu listeden dilediğinizi seçebilirsiniz. Bize SPA masajı yapıldı. Kesinlikle çok rahatlatıcıydı. Huzur veren SPA müziği eşliğinde zaman ve mekandan soyutlanmanıza sebep olan bu masajdan sonra bir süre kalkmadan dinlenmenizi tavsiye ederim. Sonrasında sıcak ve soğuk içecekler, taze meyve ve çay saati kurabiyeleri eşliğinde bir keyif yapabilirsiniz.




Eğer siz de arada bir kendinize bir iyilik yapmak, bir küçük kaçış ve rahatlama isterseniz Limak Chiva SPA' yı deneyin. Hatta eşinize sürpriz yapın beraber gidin, hoş bir gün olacağından eminim :) Çeşitli cilt ve vücut bakımı işlemlerini de yaptırabileceğiniz Limak Chiva SPA fiyat listesine buradan ulaşabilirsiniz.

Sevgilerimle...




Blogger tarafından desteklenmektedir.